21 Aralık 2009 Pazartesi

BİR İYİLİK HİKAYESİ


BİR İYİLİK HİKAYESİ

İskoçya'da yoksul mu yoksul bir çift yasardi.
Fleming'di adi.
Günlerden bir gün tarlada çalisirken bir çiglik duydu. Hemen sesin
geldigi yere
kostu.
Bir de bakti ki beline kadar batakliga batmis bir çocuk, kurtulmak için
çirpinip
duruyor.
Çocukcagiz bir yandan da avazi çiktigi kadar bagiriyordu.
Çiftçi çocugu batakliktan çikardi ve acili bir ölümden kurtardi..
Ertesi gün Fleming'in evinin önüne gelen gösterisli arabadan sik giyimli
bir
aristokrat indi.
Çiftçinin kurtardigi çocugun babasi olarak tanitti kendini.
''Oglumu kurtardiniz, size bunun karsiligini vermek istiyorum'' dedi.
Yoksul ve onurlu Fleming ''Kabul edemem!'' diyerek ödülü geri çevirdi.
Tam bu sirada kapidan çiftçinin küçük oglu göründü.
''Bu senin oglun mu?'' diye sordu aristokrat.
Çiftçi gururla ''Evet!'' dedi.
Aristokrat devam etti: ''Gel seninle bir anlasma yapalim. Oglunu bana
ver iyi
bir egitim almasini saglayayim. Eger karakteri babasina benziyorsa
ilerde gurur duyacagin bir kisi olur.''
Bu konusmalar sonunda Fleming'in oglu aristokratin desteginde egitim
gördü.
Aradan yillar geçti.
Çiftçi Fleming'in oglu Londra'daki St. Mary's Hospital Tip
Fakültesi'nden mezun oldu ve tüm dünyaya adini penisilini bulan Sir
Alexander Fleming olarak
duyurdu. Bir süre sonra aristokratin oglu zatürreye yakalandi.
Onu ne mi kurtardi?
Penisilin!
Aristokratin adi: Lord Randolp Churchill.
Oglunun adi: Sir Winston Churchill.
Kurtaran doktor: Çiftçinin oglu Sir Alexander Fleming.
Paraya gereksiniminiz yokmus gibi çalisin.
Hiç aci çekmemis gibi sevin.
Hiçbir sey beklemeden verin.
Karsiligi nasil olsa gelecektir

Hiç yorum yok:

21 Aralık 2009 Pazartesi

BİR İYİLİK HİKAYESİ


BİR İYİLİK HİKAYESİ

İskoçya'da yoksul mu yoksul bir çift yasardi.
Fleming'di adi.
Günlerden bir gün tarlada çalisirken bir çiglik duydu. Hemen sesin
geldigi yere
kostu.
Bir de bakti ki beline kadar batakliga batmis bir çocuk, kurtulmak için
çirpinip
duruyor.
Çocukcagiz bir yandan da avazi çiktigi kadar bagiriyordu.
Çiftçi çocugu batakliktan çikardi ve acili bir ölümden kurtardi..
Ertesi gün Fleming'in evinin önüne gelen gösterisli arabadan sik giyimli
bir
aristokrat indi.
Çiftçinin kurtardigi çocugun babasi olarak tanitti kendini.
''Oglumu kurtardiniz, size bunun karsiligini vermek istiyorum'' dedi.
Yoksul ve onurlu Fleming ''Kabul edemem!'' diyerek ödülü geri çevirdi.
Tam bu sirada kapidan çiftçinin küçük oglu göründü.
''Bu senin oglun mu?'' diye sordu aristokrat.
Çiftçi gururla ''Evet!'' dedi.
Aristokrat devam etti: ''Gel seninle bir anlasma yapalim. Oglunu bana
ver iyi
bir egitim almasini saglayayim. Eger karakteri babasina benziyorsa
ilerde gurur duyacagin bir kisi olur.''
Bu konusmalar sonunda Fleming'in oglu aristokratin desteginde egitim
gördü.
Aradan yillar geçti.
Çiftçi Fleming'in oglu Londra'daki St. Mary's Hospital Tip
Fakültesi'nden mezun oldu ve tüm dünyaya adini penisilini bulan Sir
Alexander Fleming olarak
duyurdu. Bir süre sonra aristokratin oglu zatürreye yakalandi.
Onu ne mi kurtardi?
Penisilin!
Aristokratin adi: Lord Randolp Churchill.
Oglunun adi: Sir Winston Churchill.
Kurtaran doktor: Çiftçinin oglu Sir Alexander Fleming.
Paraya gereksiniminiz yokmus gibi çalisin.
Hiç aci çekmemis gibi sevin.
Hiçbir sey beklemeden verin.
Karsiligi nasil olsa gelecektir

Hiç yorum yok:

Popüler Yayınlar